Bolivya'ya giremeyişimiz

Basımıza çok saçma çok komik isler geldi

Peru’da 3 hafta Arda’ya vize vermelerini bekledikten sonra sonunda bize uygun gördükleri 9 günlük
vize ile tekrar yollara düştük. Vizeyi aldığımız gibi Peru sınırına gittik. Bu sefer Selin’i Peru’ya almamaya kalktılar. “Ekvator’dan Türk pasaportuyla çıkmışsın, aynı pasaportu kullanman lazım, istediğin zaman bir o pasaportu bir diğerini kullanamazsın” dediler. Saçmalık.. dünyanın her tarafında  bunu yapmak mümkün halbuki.. ama anlaşılan Güney Amerika’da işler farklı işliyor.. “Git Ekvator’a Amerikan pasaportuna çıkış damgası al o zaman olur” dediler. Bu arada iki ülke arası sorunlu olduğu için sınırlar birbirinden çooook uzak.

Yalvar yakar Amerikan pasaportu ile tekrar Ekvator’a dönmeden
geçmemize izin verdiler

İki günde hızlıca Peru’yu geçtik, sıra Bolivya’da..

Bolivya’da son 5 yılda yani sosyalist başkan Evo Morales seçildiğinden beri çok şey değişmiş. Öncelikle bir darbe ülkesi  değil artık, çünkü 2005 ve öncesi 180 yıl içinde tam 190 darbe olmuş bu ülkede!  Bir noktada ülkedeki bütün su kontrolü ABD’ye geçmiş, insanlar yağmur suyunu toplayıp içmeye başlayınca ise ABD yanlısı generallerle yapılan anlaşma sonucu yağmur yağınca bile ABD’ye vergi ödemeleri gerekmiş bu zavallı halkın.. 80% i yerli halktan (indigenous) yani İnka soyundan gelen bu ülke vatandaşları da sonunda ilk yerli başkanları Evo Morales’i seçmişler.

Bu yeni dönemde yapılan değişikliklerden biri ise ABD vatandaşlarına uygulanan vize. Bolivya’ya girmek için 135 dolar bir vize parası ödemeleri gerekiyor.

Biz de oh ne güzel olmuş diye düşünerekten Bolivya’ya giriş yapmaya hazırlandık. İkimizde Türk pasaportlarımızı gişe görevlisine verince adam Selin’inkini inceledi,  inceledi ve “ama bu pasaportta Peru çıkış damgası yok” dedi. Biz rahat rahat iki pasaportu olduğunu ve damganın diğer pasaportta olduğunu söyleyince de, yine aynı sorunla karşılaştık... Öyle istediğin gibi pasaport değiştiremezsin buralarda...

Ya gidip Peru’dan Türk pasaportuna çıkış damgası alacaksınız ya da Bolivya’ya ABD pasaportuyla gireceksiniz ve 135 dolar vize parası ödeyeceksiniz başka yolu yok dediler.

Yalvardık yakardık... Yok
Gittik Peru tarafına, dedik böyle böyle, yardımcı olmaya çalıştılar ama yapamayız çünkü Türklere vize lazım sendede yok dediler..
Haklılar...

Döndük Bolivya tarafına bu sefer tatlı tatlı anlattık (Amerikalıları sevmiyorlar o yüzden sorun çıkardılar diye düşündük)

Dedik biz ikimizde Türk’üz, sadece Selin’in orada doğduğu için pasaportu var, Peru’da
kullanmamız gerekti ama diğer ülkelerde Türk pasaportunu  kullanıyor. Amerikalılardan vize almanızı
da taktir ettik, ama biz Türk’üz  yapmayın etmeyin..  Hem geldik buralara daha önce çok sevdik ülkenizi..
Kadın yumuşadı, dedi ki o zaman 1 saat sonra gelin benim üstümle görüşün...

Biz gittik yemek yedik ne anlatacağımızı hazırladık... Tamam dedik alırlar herhalde...

1 saat sonra bir gittik ki adam suratsızın teki... Bir uyuz bir uyuz..

Dedi ki hayır geçirmem.. Arda geçebilir sen vizesiz geçemezsin.. İşe bak.... Aynı pasaportumuz var fakat bir pasaport daha var diye sokmuyorlar ülkeye...

Yaa yapma etme yalvardık adama.. Yok...
Bir uyuz bir uyuz.... Dedik bakin Arda Peru’ya dönemiyor sadece 9 günlük vize verdiler (daha 6 günü vardi) Selin de Bolivya’ya giremezse ne yapacağız? Ayıracak mısınız bizi... Banane diyor adam... Bize ilk bakan kadın çok üzüldü, başka lavuk bi adam vardı sırıta sırıta “hehehe biz sizi geçirsek bize kim yardım edecek, polis sizi durdurduğunda Peru çıkışınız olmadan bu pasaportu nasıl damgaladınız diye bize
sormayacaklar mi?” dedi. Halbuki Bolivya’da polis turistleri neredeyse hiç durdurmuyor, durdursa da Peru çıkışımıza değil Bolivya girişimize bakarlar en fazla. Zaten Peru çıkışımız da eksik değil ki..  

Sonuç olarak yalvardık yakardık ama almadılar Selin’i Bolivya’ya. Zaten şu anda sadece Patagonya soğuklarına karşı ucuz kazak almak için yol üstünde uğrayacaktık Bolivya’ya. Vize parası verirsek Bolivya’ya girmemizin ne anlamı kaldı..

Biz de baya sinir olduk, ne yapsak ne etsek..

Sonra bu adamlar yüzünden rotamızı bozmamaya karar verdik... Sınır zaten acayip laçka, sınır kapandıktan sonra da önce de elini kolunu sallaya sallaya girebiliyorsun ve kimse birşey demiyor.

Orada bekleyen bir görevli olduğunda ve zincirle yolu kapattığında bile – ki genelde bu kadarcık bir güvenlik bile yok- Bolivyalı teyzeler bir hışımla zinciri yere atıp rahat rahat diğer ülkeye doğru yürüyebiliyorlar ve bir kişi bile birşey demiyor.

Sonunda  Selin gitti geri Peru’ya giriş yaptı, Arda ise Bolivya’ya, ve beraber Bolivya’nın başkenti La Paz a gittik..

Yani 2 gün kaçak hayatı yaşadık Bolivya’da;)