8 Mayıs 2011

Caracas'ta temizlik ve hazırlık

Caracas’a dönüğümüzde Los Roques’e sonunda gitmiş olmanın rahatlığığ ve o büyüleyici adaların bize sunduğu huzurla suratlarımız ayrı bir ışıldıyor. Hemen İbrahim’in yanına gidiyoruz ve İbrahim şok geçiriyor: “ Bu ne hal, her tarafınız sinek ısırığı, nasıl kendinize bunu yapabilirsiniz!” diyor. Halbuki bir anlatabilsek gittiğimiz yerin nefes kesiciliğini ve birkaç (kişi başı 500den fazla) sinek ısırığına kesinlikle değeceğini.. Hemen iki dürüm hazırlıyor İbrahim bize, “hadi yiyin bunları da biraz vücudunuz kuvvetlensin.” Sonrada kovuyor bizi dükkandan, “hadi Pınar’a gidin de bir duş alın kendinize gelin, bu ne hal valla bakamıyorum size” diyor hayretlerle. Bizse o kadar mutluyuz ki sadece sırıtabiliyoruz. 

Pınar’a gidip bir güzel yıkanıyoruz, gerçekten de çok iyi geliyor. Los Roques’deki incecik kumlar çantamızın heryerine yerleştiği için teker teker herşeyimizi çıkartıp bir güzel temizliyor ve yıkıyoruz. Artık tekrar yollara düşmeye hazırız. Hemde bu sefer sanki ilk defa yola çıkacak gibi heyecanlıyız. Çünkü şu ana kadar hep bir yerlere gidip Caracas’a, Pınar’ın yanına dönüyorduk. Bundan sonra geri dönebileceğimiz bir evimiz uzun bir süre olmayacak. Bunun heyecanı ile toparlanıyor, ve ertesi gün İbrahim ve Pınar’a birkaç ay sonra görüşmek üzere hoşça kal diyor ve Venezuela’daki son durağımız Merida’ya doğru yola çıkıyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder